
KELİMELERE DİKKAT!
- 11 Şubat 2018
- Güven Kaya
- Başlık; Gündem
- 29
GÜVEN KAYA 11.02.2018 / ANAKARA
Üç haftadır devam eden sınır ötesi operasyonda taraflar birbirlerine azami zayiatı verdirmek için ellerinden geleni yapmaktadır. Bunu yaparken kendisinin en az hasar alacağı yöntemleri uygulamaktadır. Bundan daha doğal bir şey olamaz.
Savaşmış biri olarak, kendini namlunun ucunda gören birinin neler düşünebileceğini ve yapabileceğini iyi bilirim. Ancak konu bu değil. Konu savaşın dışında bulunan insanların kelimeleri yanlış kullanmasıdır.
PYD/YPG teröristlerine hain diyen insanlar var. Bu durumda sormalıyım:
1.Teröristler Türk vatandaşı mıdır?
2.Teröristlere hain diyenler onları tanıyor mu?
3.Birine hain diyebilmek için onunla başlangıçta aynı eylem içinde olmak gibi bir gerçeğin varlığı söz konusu olmaz mı?
Birine karşı kullanacağımız kelimeye dikkat etmekte sonsuz fayda var. Bu adamlara hain diyenler hain kelimesinin anlamını bilmediğini beyan ediyor, en azından ben öyle anlıyorum. Benim bildiğim kadarıyla bu adamların hiç biri Türk vatandaşı değildir, ya Suriye vatandaşı ya da diğer ülkelerden katılanlardır. Dahası bunlarla, “Türk milleti” olarak aynı eylem birlikteliği içinde olmadığımızı biliyorum. PYD başını Türk milleti ülkeye davet etmedi diye biliyorum. Ayrıca YPG’lilerin ülkeme davul zurna eşliğinde girmesi ve lahmacun ısmarlama işini de Türk milleti yapmadı.
Aynı eylem ve söylem birlikteliği içinde olanların bunlara hain demelerini olağan karşılıyorum. Gerçi onlar hoşlarına gitmeyen herkese hain diyorlar ama YPG’lilere hain demekle doğruyu konuşuyorlar.
Savaşan taraflardan biri yasal bir ordudur, diğeri ise teröristtir. Tekrar ediyorum; teröristtir, bırakın düzenli orduyu, gerilla bile değildir. Bu ne demektir?
Düzenli orduların kıyafeti, sembolleri, silahları, angajman kuralları ve daha bir çok uygulaması belirlidir ve yazılıdır. Karşı tarafta bulunan teröristlerin ise hiçbir uygulamasının belirli olmasından bahsetmek mümkün değildir; birbirine benzemeyen bir sürü kıyafeti, kılığı, silahı, uygulamayı bir anda görmek mümkündür.
Harp sanatı “hile, aldatma, örtme, gizleme, şaşırtma, şüpheye düşürme vb. öğelerle” beslenir. Harp tarihi bunun örnekleri ile doludur. Her zaman karşı tarafın hassasiyetleri istismar edilir. En aptal saatinde üzerine gidilir. Karşı taraf sürekli yanıltıcı bilgi ile beslenir ve yanıltılır. Karşı tarafın zafiyetleri üzerinden tuzak kurulur. En uygun yerde pusuya düşürülür, en zayıf anında baskın yapılır.
Bu kadarcık bilgi verdikten sonra soruyorum size: bunları uygulayanlar kalleş midir? Eğer bunları uygulayan kalleş ise tüm komando birlikleri ile özel birlikler kalleş olmuyor mu? Çünkü komando ve özel birlikler “sinsi harp vasıtalarını” kullanır. Bunları yıllarca uyguladım. Teröristlerin aklına gelmeyecek her yolu denedim ve onları kandırarak çok güçlü savundukları yerleri bile ele geçirdim. Ben bu durumda kalleş mi oluyorum? Bir keresinde bir vadinin içinde teröristleri yemek yerken, dışkılarken, ekmek pişirirken yakaladım. Bizi gördükleri anda kimisi dışkısının üstünde öte dünyaya gitti, kimisi elinde ekmekle kaçarken, kimisi ağzında kaşıkla… El bombası kullanamayacak mesafedeydik. Bir başka seferinde kadınlı erkekli çay içerlerken tepelerine dikildim. Ağızlarından inilti dışında bir ses çıkmadı, elleri tüfeklerinin tetiğine bile gidemedi… Bu durumda ben ve adamlarım kalleş mi?
Teröristlerin kılık ve kıyafet birliği yoktur, olsa bile bu onları gerilla veya düzenli ordu yapmaz. Neymiş sivil elbise ile dolaşıp, eylem yapıyorlarmış. Olabilir. Çünkü senin sivil vatandaş “hassasiyetini istismar ediyor” o anda. Dahası kendine göre “işini iyi” yapıyor. İşini iyi yapana kızma, sen kendi işini, kendine göre, ondan daha iyi yap. Onun yapabileceklerini hayal et ve ona göre önlem al, dahası o yapamadan tepesine bin ve Morto Koyuna postala.
Beyler ve beyler, özellikle de benzer eğitimden geçtiğimiz beyler, ağzınızdan çıkanı kulağınız duysun, ellerinizin yazdığını gözünüz görsün. Bir başkasını karalayacağım derken kendinizi simsiyah etmeyin. Bu gibi hatalı kelime kullanımlarını bilgisiz kişiler, PYD’yi misafir edenler veya YPG’ye lahmacun ısmarlayanlar yapabilir, hain diyebilirler, kalleş sıfatını kullanabilirler, kendilerine yakışır ama size asla yakışmaz. Tamamen duygusuz, tamamen tarafsız, tamamen dürüst olmalısınız.
Birilerini lanetlemeyi, kişisel olarak, hep tembelliğe kaçmak gibi görmüşümdür. Asıl olan, onların davranışlarından ders almaktır.
Hits: 26
Uyutulan Yunan Ordusu
- 11 Şubat 2018
Yunan Generalin Villası
- 11 Şubat 2018