
ABD ÖDÜL HAVUCU KOYDU
- 11 Kasım 2018
- Güven Kaya
- Başlık; Güncel
- 27
Bu bir win win mi, yoksa vın vın mı?
11.11.2018 / ANAKARA
ABD, üç PKK yöneticisinin yakalanmasına yardımcı olanlara para ödülü verileceğini duyurdu.
ABD, öz İngilizcesi ile “adalet için ödül” öz Türkçesi ile de “reward for justice” olan program kapsamında PKK üst düzey yöneticileri Murat Karayılan için 5, Cemil Bayık için 4, Duran Kalkan için 3 milyon dolar ödül koydu. Bakınız.
Karar, ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Matthew Palmar’ın Ankara temaslarında alındı. Palmer’ın ABD’nin Ankara Büyükelçiliği internet sitesinde yayımlanan açıklamasında NATO müttefiki Türkiye ile terörle iş birliğine değer verildiği belirtilerek, “PKK terör örgütüne mensup üç üst düzey ismi hedef aldığını duyurmaktan mutluluk duymaktayım” ifadelerine yer verildi. Bakınız.
Haberde dikkatimi çeken bir nokta olduğunu belirtmeliyim. “NATO müttefiki Türkiye ile terörle iş birliğine değer verildiği…” şeklinde bir cümle var. Klavye sürçmesi olsa gerek, “Türkiye ile terörle iş birliğine denmiş.” Esasında Türkiye ile birlikte teröre karşı iş birliğinde denmesi gerekiyordu. Ama diğer yandan bakınca sözün doğru olduğu bir gerçektir. Her iki ülkenin de terörle iş birliği yaptığını görüyoruz. Türkiye, en yaygın bilinen örgüt olarak, Özgür Suriye Ordusu denen terörist güruhuyla, ABD’nin ise akla gelen her terör örgütü ile iş birliği yaptığını -kendi hesabımıza konuşursak PYD, hatta PKK ile- bilmeyen yok.
Yukarıdaki haberi ve linkini verdiğim siteyi okuduğumda, “Türkiye’ye kelle başı ödül havucu verirken, PKK’ya “Hevaller, ben onlara böyle diyorum, siz bildiğinizi okuyun, değişen bir şey yok, devam” dediğini duyar gibi oldum.
Yazının başlığının altında bu bir win win mi, yoksa vın vın mı” diye bir alt başlık dikkatinizi çekmiştir. Mevcut iktidar partisi göreve başladığı günden bu yana öz İngilizcesi ile “kazan kazan” öz Türkçesi ile de “win win” olan bir uluslararası ilişkiden dem vurmaktadır. Hatırlatmakta fayda var. Uluslararası ilişkilerde her iki tarafın da kazandığına tanık olunan bir ilişkiye rast gelinmemiştir.
Bu ilkenin uygulanması sonucunda gelinen noktada, kazan kazan denilen ilişkinin hep karşı tarafa çalıştığı, yani karşı tarafın en az iki kere kazandığı görülmektedir.
Buradan hareketle, bu topraklarda yaygınca kullanılan “erkekliğin 9/10’u kaçmaktır” sözünü anımsatırcasına, yine bu topraklarda kaçmanın yaygın olarak anlatımında kullanılan “vın” sözcüğüne göndermede bulunuyorum. Daha açık yazarsam “ABD kaçıyor mu” diyorum?
Bakalım win win mi yoksa vın vın mı?
Önce bazı tespitler:
-Siteyi incelerken ödül konan kişilerin yaşlarına dikkat ettiğinizi düşünüyorum. Ortalama 65 civarında oldukları görülüyor. Onlar benim 20’li yaşlarımın en önemli teröristlerindendi. Zaten birkaç yıl içinde ölecek veya kenara atılacak olan kişilere ödül koymak da neyin nesidir diye düşünmeden edemediniz, değil mi? Bu bir win win midir yoksa vın vın mı?
-Haberi okuduğunuzda “kimlik ve yer tespiti konusunda yardımcı olacaklar” şeklinde bir ibare var. Genel kanı bu üç şahsın Kandil’de olduğu yönündedir. Yerleri tespit edilemiyorsa bunların Kandilde olmadığı, başka yerlerde olduğu şüphesi akıllara gelir. Şüpheyi biraz daha geliştirdiğinizde “zaten bu adamlar örgüt yönetiminde değil, bir işe yaramıyorlar” sonucuna varılır. Böylelikle güdülen siyasetin “havuç” ödül olduğu düşünülebilir. Biraz daha ileriyi düşünüp soralım bu bir win win midir, yoksa vın vın mı?
-ABD PKK terör örgütünü terörist örgütler listesinde bulunduruyor ve çıkarma eğiliminde değil. Aynı ABD, PKK’nın Suriye uzantısı olan PYD’yi ise terör örgütü kapsamına sokmuyor ve onlardan oluşturduğu orduyu “ulusal ordusu” gibi kullanma eğiliminde. Bu bir kehanet değildir; gelecekte dünyanın her yerinde bu orduyu kendi ordusu gibi kullanacak. Bakınız.
Bu arada -genel bilgi kapsamında söylüyorum- Suriye kırsalında radikal dinci teröre karşı omuz omuza (!) olunan Rusya hem PKK’yı hem de PYD’yi terör örgütü kapsamında görmüyor, hatta Rusya’da irtibat büroları bile var.
Soralım: Ne oldu da bu üçübiryerdenin çirkin kellelerine ödül kondu?
Çok zayıf olan, teröre karşı iş birliği açıklaması dışında hiçbir net açıklama yok. Madem bu eylem teröre karşı iş birliğinin bir parçası ise PYD niye bu kapsamda değil şeklinde bir soru hemen akla geliyor.
Şunlar olabilir mi?
-Türkiye’ye oyalanması için bir havuç gösterilmiş olabilir. Mevcut iktidarın önünde kazanmak zorunda olduğu yerel seçimler var. O seçimler öncesi, ABD’nin, kendisine yapılan ara seçim güzelliğine (Brunson’ın serbest bırakılması) benzer bir jest ile karşılık vermek ve çok iyi anlaştıkları her hallerinden belli olan AKP ile yola devam etmek iradesi olabilir. Tam bu noktada eylemin ABD açısından win win olduğunu görüyorum.
-PKK’ya “sen biraz kenara çekil, yıprandın; PYD ile devam edeceğim. Sen zaten Iraktasın ve ben artık Suriye ile ciddi bir şekilde ilgileniyorum, bunun için de burada etkin olan PYD ile devam edeceğim” demeye getirerek PKK’yı da –tamamen- Suriye kırsalına çekmek istiyor olabilir. Bu durumda PKK-PYD tek bir isim altında (tercihen PYD) toplanabilir. Böylesi bir hareket ABD’ye zaman ve zemin kazandırır. Birinci kazanç, ta İran sınırından başlayan ve şimdilik Fıratın batı kıyısında son bulan, içinde Barzanistan denen yeri de barındıran çok geniş bir Kürt kuşağıdır.
İkincisi ise Türkiye içinde yapılan terör eylemlerine kulp bulmanın daha da kolaylaşmasıdır: örgütün ana yapısına dâhil olmayan ve örgüt ideolojisinden uzaklaşan ayrılıkçı teröristlerin eylemi.
Bunun yanında bir başka kazanç da ABD’nin PKK gibi bir derdinin kalmayacak olmasıdır. Dahası bunların da katılımı ile oluşturulan daha güçlü bir devşirme ordu elinin altında olur. Zaten, yukarıda da anlattığımız gibi ana gövdesi PYD olan gücü kendi ulusal ordusu olarak kullanmayı düşünüyor.
Daha da ileri gidersek PKK’nın halen bulunduğu Kandil dağının konumu kullanılarak, olası İran savaşında konum üstünlüğü sağlanmış olduğunu görürüz.
Sonuç olarak ABD yaptı yine ABD’liğini diyebiliriz. Her hal ve şartta hem win win, hem de vın vın konumundalar. Bu da onlara sürekli olarak win win halinde olmanın getirdiği vın vın rahatlığını sağlıyor ve diyorlar ki vııııııııınnnnnnnnnnn…
Hits: 73
UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ!
- 9 Kasım 2018
İRAN’A KARŞI YAPTIRIMLAR-2
- 14 Kasım 2018