
BU BAYRAM BİZİMDİR, BU ZAFER BİZİMDİR
- 31 Ağustos 2019
- Güven Kaya
- Başlık; Türkiye
- 10
- Facebook15
- Twitter10
- WhatsApp0
- LinkedIn0
- Telegram0
- Paylaşım
30.08.2019 / ANAKARA
Kendi ordusuna kumpas kuranlardan bir bacak, diğer bacağın yolsuzluklarını ortaya çıkardı ve o bacak tarafından terör örgütü olarak ilan edildi. İşte bu terör örgütüne dâhil olanlar ile çeşitli fotoğrafları çıkan, örgüt ve örgütün başı lehinde çeşitli açıklamaları olan biri durduk yere “30 Ağustos herkesi ilgilendirmez” dedi. Bu adam mevcut iktidar partisinin bir siyasetçisidir. Terör örgütünün siyasi ayağını arayanlara bunu ve bunu oraya layık görenleri göstermek mümkündür.
Aslında doğru dedi. Onu ilgilendirmiyor. Sadece onu değil o zihniyetin egemen olduğu kimseyi ilgilendirmiyor. Sanılanın ve beklenenin tersine o adamı hiç garipsemedim. O inandığı ve içinden geçirdiği gerçeği bir anda söylemiştir. Sonra kıvırmıştır ama söylemiştir. Çünkü onun gerçeği odur. Bırakınız bu düşükler düşündüklerini söylesinler, saklanmalarına izin vermeyiniz. Dinleyiniz ve gereğini zamanı gelince yapınız.
Bu zafer bizimdir, başkasının değil.
Bu zafer kimin değildir?
Türk’ü yok etmeye ant içmiş emperyallerden medet umanların değildir.
Bu zafer, Sakarya Meydan Muharebesinde cephe hattından kaçan %60’ın değildir. O cepheden kaçanların çocuklarının ve torunlarının da değildir.
Bu zafer, Büyük Taarruzda silah altında olması gereken ama asker kaçağı olan %55’in değildir. Onların çocukları ve torunlarının da değildir.
Bu zafer, kurtuluş savaşı yoktur diyen dünyadan bihaber yaşayan cahil milletvekilinin değildir.
Bu zafer, şehitliklerin hepsi temsilidir (aslında düzmecedir demek istiyor) diyen milletvekilinin değildir.
Bu zafer, kurtuluş savaşında şehit olanların ve kaybolanların karılarına, varlıklarına, paralarına, arazilerine el koyan hacı hocaların değildir.
Bu zafer, günde bir öğün çorbayla cephede savaşanlara nispet yaparcasına, tekke ve zaviyelerde semiren, şeyhlere yatak arkadaşlığı yapan, “yemedikleri önlerinde, yedikleri arkalarında” olan al yanaklı gürbüz oğlanların değildir.
Bu zafer, kahramanlarına iki ayyaş diyen zihniyetin değildir.
Bu zafer, kendilerinin bu makamlarda bulunmalarını sağlayan kişi ve sisteme ihanet edenlerin değildir.
Bu zafer, Lozan Barış Anlaşmasını tartışmaya açanların değildir.
Bu zafer, Lozan Barış Anlaşması güncellenmelidir diyenlerin değildir.
Bu zafer, Sevr’i çağıranların değildir.
Bu zafer, Sevr’i imzalayanlara tapanların değildir.
Bu zafer, Türkü yok etmeye çabalayanlarla işbirliği yapan hainleri parlatanların değildir.
Bu zafer, ülkeyi yoktan var edenlerin hatırasını yok edip var olan her şeyi çalan, çırpanların değildir.
Bu zafer, ülkenin tam bağımsızlığının simgesi olan üretim tesislerini yandaşına veya emperyalistlere bir yıllık vergisi veya kârı karşılığında satanların değildir.
Bu zafer, ülkenin kurucusunun anısına saygı göstermeyi sap gibi durmak diye niteleyenlerin değildir.
Doğru demiş 30 ağustos herkesi ilgilendirmiyor derken o adam. Bu zafer bu adam ve onun gibilerin bağlı olduğu zihniyetin değildir.
Bu zafer, bizimdir.
Biz kimiz?
Biz bu millete ve değerlerine ihanet etmeyeniz.
Biz, bu millet ve topraklar uğrunda kanını dökeniz, sakat kalanız.
Biz, bu millet ve topraklar uğrunda son nefesini verenleriz.
Biz, ağustos gecelerinde Afyon Ovasında milleti kurtarmak için savaşırken tir tir titreyenleriz.
Biz, alnımıza yediğimiz bir mermi ile kara toprağa sessizce serileniz.
Biz, ağustos güneşinin alnında, Sakarya Nehri boylarında susuzluktan çatlayan dudaklarımızla vatanı son mermisine kadar savunanlarız.
Biz, Sakarya Meydan Muharebesinde cephe arkadaşlarının sattığı vatanseverleriz.
Biz, büyük taarruzda anasını, bacısını, karısını, ırzını koruduğumuz hainler tarafından cephede yalnız bırakılanız.
Biz, büyük taarruzda günde bir tas çorba ile düşmanı kaçtığı yere kadar kovalayanız.
Biz, at bokundaki arpa ve buğdayı toplayıp çorba yapıp içenleriz.
Biz, yoktur denilen Kurtuluş Savaşında şehit olanlarız.
Biz, temsilidir, sahtedir denilen şehitliklerde yatanlarız.
Biz, söz verdiğimiz zamanda hedefi ele geçiremediğimizde kafamıza sıkanız.
Biz, Lozan’da daha önce ve sonrasında emsali görülmemiş bir barış anlaşmasını yedi düvele imzalatan ve bizle birlikte savaşanlara örnek olanız, gurur duyanız.
Biz, Lozan Barış Anlaşmasını her yerde herkese gururla dikte edeniz.
Biz, egemenliği bir hanedandan alıp gerçek sahibi olan millete vereniz.
Biz, tekke ve zaviyelerde şeyhlere yataklık yapanlara tahammül göstermeyeniz, ibneliği yasaklayanız.
Biz, bu millete binlerce yıl sonra tam bağımsızlığı getirenleriz.
Biz, bu ülkeyi, birkaç tane benzeri gibi, tek başına kendi kendine yeterli hale getireniz.
Biz, bir fincan kahve için kahve ve para bulamayanız.
Biz, milletten aldığını en kısa zamanda fazlasıyla geri vereniz.
Biz, milletten çalmayanız.
Biz, halkından çalan hırsızı ve halkına yalan söyleyen yalancıyı “adam” yerine koymayanız.
Biz, bu millete her şeyini feda eden büyük Türk’e ATAM diyeniz.
Kısacası bu vatan bizim.
Kısacası bu zafer bizim, öyle herkesin değil.
Son söz: Bana hangi padişahı beğendiğini söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.
Hits: 75
30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN
- 30 Ağustos 2019
İLK SAHİP HİÇ UNUTULMAZ
- 1 Eylül 2019