
Kurtuluş Savaşı Sırasında Yahudiler ve Haim Nahum
- 30 Mayıs 2020
- Dr. Mehmet Çanlı
- Başlık; Türkiye
- 3
İnternette kısa bir araştırma yaparsanız, Osmanlı vatandaşı olan Yahudiler ve Haim Nahum hakkında birbirinden oldukça farklı ve birçoğu tutarsız gibi görünen binlerce yazı görmeniz mümkündür. Bu yazılarda, Yahudilerin ihanetinden ve özellikle de Haim Nahum’un Türkiye’yi ve Türkleri nasıl sattığından bahseden bazı iddialar da bulunmaktadır. Bunların birçoğunun, herhangi bir araştırmaya dayanmayan, kulaktan dolma ve yalan yanlış bilgiler olduğunu söylemek için detaylı bir araştırma yapmaya gerek yoktur. Mesela Haim Nahum’un Lozan’a giden Türk delegesi arasında olduğunu iddia edenler vardır. Halbuki Türk heyetinde kimler olduğu bilinmektedir ve bu kişiler arasında Haim Nahum yoktur. Sanırım bu bilgilerin çoğu, bazı tarikat ve cemaatlerin zaman zaman ön plana çıkardıkları antisemitist duyguların etkisinde kalan kişiler tarafından yazılmış olmalıdır.
Ben İnkılap Tarihi Enstitüsünde doktora yaptığımdan Millî Mücadele dönemi ile ilgili çok sayıda kaynak okudum. Bu kitaplarda ve belgelerde, kamuoyunda ve internet ortamında iddia edildiğinin aksine Millî Mücadele sırasında bize düşmanlık etmeyen, en azından silahı alıp Hristiyan azınlıklar gibi Müslüman halkı öldürmeye kalkmayan tek unsurun Yahudiler olduğunu görünce çok şaşırdım. Bugün İngilizlerin 1920 yılında İstanbul’daki Yüksek Komiseri’nin kendi ülkesine gönderdiği gizli yıllık raporu okurken Yahudiler ve Haim Nahum hakkında yazdıklarını görünce bir defa daha şaşırdım.
Bilindiği gibi İngilizler, Mondros Mütarekesi’nin ardından İstanbul, Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu ve Karadeniz sahillerindeki bazı yerleri işgal etmişlerdir. Fransızlar ve İtalyanlar da bazı bölgeleri işgal etmişlerdir fakat İngilizler onlardan farklı olarak tüm ülkeye yayılan güçlü bir istihbarat teşkilatı kurmuşlar ve halkın yapısı, coğrafya, ekonomi, askeri durum vb. birçok alanda çok detaylı araştırmalar yapmışlardır. Böylece ülkemizi belki de bizden bile iyi tanımışlardır. Bu durum, o dönemde ülkemizde görev yapan İngiliz görevlilerin kendi ülkelerine çektikleri raporlardan da anlaşılmaktadır. Bu raporlarda verilen bilgiler oldukça isabetli ve doğru değerlendirmeler içermektedir. Örneğin Millî Mücadele’nin daha ilk günlerinde Atatürk ve beraber hareket ettiği kişilerin niyetini, maksadını ve ideolojilerini doğru bir şekilde tespit ederek ülkelerine bildirmişlerdir.
Bu sebeple ülkemizde yaşayan Yahudiler ve Hahambaşı Haim Nahum hakkındaki bilgilerin de doğru ve objektif olduğunu varsaymak yanlış olmayacaktır. İngiliz yıllık raporlarında Yahudiler ve Hahambaşı hakkında verilen bu bilgilerle bazı çevrelerce ileri sürülen iddialar karşılaştırıldığında bunların birbirleri ile uyuşmadığını göreceksiniz. Şimdi 1920 yılına ait yıllık raporda Yahudiler ve Haim Nahum hakkında yazılanları aynen bilginize sunacak ve değerlendirmeyi size bırakacağız.
“Yahudiler, savaş sırasında diğer gayrimüslim topluluklara kıyasla daha az sıkıntı yaşamışlardır. 1914 öncesindeki durumlarını ateşkes sonrasında da olduğu gibi muhafaza ettikleri söylenebilir. 1919’da diğer tüm topluluklar gibi iç çatışmalara maruz kalmışlardır. Bu anlaşmazlıkların çoğu Hahambaşı Haim Nahum Efendi’nin kişiliği ve Siyonizm etrafında yoğunlaşmaktadır. Haim Nahum Efendi, İttihat ve Terakki Cemiyeti ile yakın ilişkiler içinde olmayı tercih etmiş ve savaş sonrasında bu yaklaşımı adının tartışmalı hale gelmesine sebep olmuştur. Kendisi, Siyonizm karşıtı biri olarak kabul edilmektedir. En nihayetinde, tümüyle Yahudileri etkileyecek bir mesele üzerinde Türk hükümetiyle girdiği bir tartışmadan dolayı istifasını vermiştir. Onun çekilmesiyle yol açılmış ve Siyonistler, Yahudilerin İstanbul’daki temsilci heyetini baştan aşağı değiştirmişlerdir. Paris’te inzivaya çekilen Haim Nahum, halen Jön Türkler ile istişarelerde bulunuyor gibi gözükmektedir. Türk Yahudileri arasında o zamandan bu yana göreceli bir sulh hüküm sürmektedir. Bugünün siyasi olaylarında önemli roller üstlenmeyen Yahudiler, her ne kadar bir gözleri Siyonist harekete odaklansa da Türklere bağlı sadık bir topluluk olmaktan memnun oldukları izlenimi vermektedirler.[1]
[1] İngiliz Yıllık Raporlarında Türkiye, 1920, Der.: Ali Satan, Tarihçi Kitabevi, İstanbul, 2010, s. 133.
Hits: 209
Millî Mücadele’nin Askeri Stratejisi Hakkınd...
- 27 Mayıs 2020
Bulgar Sadık’ın Gizli Operasyonları ve Atatürk’e S...
- 2 Haziran 2020